
My rating: 5 of 5 stars
José Saramago okumayı en sevdiğim yazarlardan biri. Söylemek istediği şeyleri öyle güzel simgeleştiriyor ki okuma süreci neredeyse bir sürek avına dönüşüyor.
Körlük yazarın en bilinen, üzerinde en çok konuşulan eseri. Bu payeyi de hak ediyor.
Kırmızı ışıkta bekleyen bir sürücünün aniden kör olmasıyla başlayan körlük bir salgın halinde yayılır. Herkes büyük bir korkuyla sıranın ne zaman kendisine geleceğini beklemektedir. Sonunda herkes kör olduğunda tek gören göz bir kadındır.
Saramago evrensel bir sorunu görebilmemiz için "Körlük"ü yaratır. Hikayede kahramanların isimleri, ırkları, milliyetleri, olayın geçtiği şehir belli değildir. Hepsi isimsizdir, hepsi kördür.
İçinde yaşadığımız modern çağın, toplumsal hiyerarşinin, önyargılarımızın, alt üst olmuş değerlerimizin sorgulamasıdır okuduğumuz.
"Ölümsüz değiliz, ölümden kaçamayız ama hiç olmazsa kör olmaktan kaçınmalıyız"
Kendi adıma romanı ve Saramago'nun söylemek istediğini özetleyen alıntının yukarıdaki cümle olduğunu düşünüyorum.
View all my reviews